Wilhelm Röntgen, Almanya’da Würzburg Üniversitesi’nde ışık ve dalga boyları üzerine çalışan bir bilim insanıdır. 1895 yılında bir kasım gecesi karanlık bir laboratuvarda çalışıyordu. Yanlışlıkla tıbbın kaderini sonsuza dek değiştirecek olan ve nihayetinde 1901 yılı Nobel Fizik Ödülü’ne layık görülen X ışınlarının keşfi gerçekleşti.
Wilhelm Conrad Röntgen Kimdir?
Wilhelm Conrad Röntgen, 27 Mart 1845’te dünyaya geldi. Çocukluğunda mekanik icatlar yapma konusunda yetenekliydi. 1965’te Zürih’te makine mühendisliği okumaya başladı. Daha sonra 1969’da Zürih Üniversitesi’ne asistan olarak atandı ve ardından Strazbourg’a gitti. 1875’te Württemberg’de profesör oldu ve Strazburg’a fizik profesörü olarak geri döndü.
Röntgen’in X Işınlarını keşfetmesinden yıllar önce, katot ışınları keşfedilmişti. 19. yüzyılda William Crookes, kendi tasarladığı Crookes Tüpü ile yaptığı deney sonucunda, insan gözüyle görülebilen dalga boyunda bir ışın olan katot ışınlarını keşfetti. Crookes Tüpü’nde, iki elektrot arasında (anot ve katot arasında) yüksek voltaj oluşturulması sonucunda, katot ışınları tarafından vakumlu bir tüp içerisinde yeşil-sarı bir ışıma meydana getirilir.
Günümüzdeyse, Crookes Tüpü’nün daha modern hali olan Katot Işını Tüpleri kullanılmaktadır. Katot ışınları (elektron ışını veya e-ışını olarak da adlandırılır), vakum tüplerinde gözlemlenen elektron akımlarıdır. Boşaltılmış bir cam tüpe iki elektrot konulursa ve bir voltaj uygulanırsa, negatif elektrotun karşısındaki camın katottan yayılan elektronlarla parladığı gözlenir. Elektronlar da ilk olarak katot ışınlarının bileşenleri olarak keşfedilmiştir. Katot ışınları, bir vakum tüpünde negatif elektrot veya katot tarafından yayıldıkları için bu şekilde adlandırılır.
Röntgen ise 1895 yılında bir gün Crookes Tüpü üzerinde, asıl amacı olan elektriğin etkilerini gözlemlemek için çalışıyordu. Ama deney sırasında elektrik açıkken hemen arkasındaki fosfor kaplı levha üzerinde bir parlama fark etti. Bunu gördükten sonra nasıl mümkün olduğunu merak etti. Crookes Tüpü’nün üzerini tamamen parlamayı emeceğini düşündüğü siyah bir kartonla kapladı. Ama yine de fosfor kaplı levha parlamaya devam ediyordu. Bu noktada, daha önceden bu deney üzerine çalışmış bilim insanlarından farklı olarak Röntgen, tüp içerisinde katot ışınlarından farklı bir ışının daha varlığını keşfetti.
X Işınları
Röntgen’in X ışınları üzerine yaptığı çalışmalar, eşi Anna Bertha Ludwig’in desteği ve katılımıyla çok daha gelişti. X ışınını denemek için elini radyoaktif madde ve floresan plaka arasına yerleştiren Anna Bertha, 15 dakika boyunca o şekilde bekledi. Bu işlem sonucunda, elinde bulunan kemiklerin görüntüsüne ulaştılar. Böylece Anna Bertha, o andan itibaren milyonlarca kez hayat kurtaran bu yeni tıp disiplinini ilk tecrübe eden kişi olmuş oldu.
Dünyanın ilk röntgen tetkiki uygulanan insan olan Wilhelm Röntgen’in eşi Bertha Röntgen’in el grafisi, tanısal amaçlı olmadığı, sadece X-ışınlarının etkilerinin gösterilmesi amaçlandığı için, el pozisyonu günümüz el grafilerinden farklılıklar göstermektedir.
Röntgen’in keşfi tıbbi bir mucize olarak görüldü. X ışınları kısa sürede tıpta önemli bir teşhis aracı haline geldi ve ameliyatsız bir şekilde ilk kez insan vücudunun içinin görülmesine izin verdi. X ışınları ilk olarak 1897’de Balkan Savaşı sırasında askerlerin içindeki mermileri ve kırık kemikleri bulmak için kullanıldı.
Başlarda, X ışınlarının ışık kadar zararsız bir şekilde insan vücudundan geçtiğine inanılıyordu. Ancak zamanla araştırmacılar tarafından X ışınlarına maruz kalındıktan sonra yanık ve cilt hasarı vakaları bildirilmeye başlandı.
X Işınlarının Ülkemizde İlk Kullanılışı
Esad Feyzi Bey henüz öğrenciyken X-ışınlarının keşfini bir tıp dergisinden duymuş, kendi de denemelerde bulunmuştur. 1897’de cephedeki yaralı askerler üzerinde röntgeni uygulamıştır. Bu sayede bir askerin elindeki şarapnel parçasını tespit etmişlerdir. Osmanlı zamanında X ışınlarını tedavi için kullanan ilk kişidir. Dr. Esad Feyzi Bey, X ışınlarıyla ilgili çalışmalarını derlediği ve en sonunda röntgen filmlerinin bulunduğu bir kitap yazmıştır. Röntgen Şuââtı ve Tatbîkât-ı Tıbbiye ve Cerrâhiyesi (Röntgen Işınlarının Tıbbi ve Cerrahi Uygulaması) adlı bu kitap, ilk klinik radyoloji eseridir.
Kaynakça: NDE-ED, History, Bibnum, Nevermore, Medium, OnlineSciencenotes
Yorum Yap